Günümüzde estetik kaygıların ötesinde ciddi bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkan varis, özellikle uzun süre ayakta kalan ya da masa başı çalışan bireylerde sıklıkla görülmektedir. Varis tedavisi konusu hem sağlık hem de yaşam kalitesi açısından son derece önemlidir.

Varis Nedir?

Varis, toplardamarların genişlemesi, uzaması ve kıvrılması sonucu cilt yüzeyine yakın şekilde belirginleşmesidir. Genellikle bacaklarda görülür çünkü yerçekimi etkisiyle bacak toplardamarlarında kanın yukarı taşınması daha zordur. Bu durum zamanla damar kapakçıklarının işlevini yitirmesine ve damarlarda kan birikmesine neden olur. Varisin birçok nedeni olabilir. Genetik yatkınlık, uzun süre ayakta kalmak, hareketsiz yaşam tarzı, obezite ve hamilelik en yaygın sebepler arasındadır. Ayrıca yaş ilerledikçe damarların elastikiyeti azalır, bu da varis riskini artırır.

Varis Neden Olur?

Varis oluşumunun temelinde damar kapakçıklarının işlev bozukluğu yatar. Ancak birçok risk faktörü de varis gelişimini hızlandırabilir:

  • Genetik yatkınlık
  • Uzun süre ayakta durmak veya oturmak
  • Hamilelik
  • Hormon değişiklikleri (özellikle kadınlarda)
  • Aşırı kilo
  • İleri yaş
  • Sigara ve alkol kullanımı

Varis Türleri

Varisler genellikle 3 ana grupta incelenir:

1. Kılcal Varisler (Telenjiektazi):

Cilt yüzeyine yakın, ince ve kırmızı-mor renkte görülen damar çatlamalarıdır. Genellikle estetik kaygı yaratır, ağrı yapmaz.

2. Retiküler Varisler:

Daha büyük ama hala yüzeysel damarlardır. Mavi renkte olabilir, hafif ağrı yapabilir.

3. Büyük Damar Varisleri:

Daha kalın, kabarık ve kıvrımlı damarlardır. Genellikle ağrılıdır ve ileri evrede tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Her türün tedavi yöntemi farklıdır. Bu nedenle doğru teşhis çok önemlidir.

varis tedavisi

Varis Tedavisi Yöntemleri

Gelişen teknoloji sayesinde varis tedavileri artık daha konforlu ve ağrısız hale gelmiştir. Hastaya göre planlanan başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:

1- CLACS Tedavisi

CLACS (Cryo-Laser and Cryo-Sclerotherapy), yani “Soğuk Lazer ve Skleroterapi Kombinasyonu” varis tedavisinde kullanılan modern ve etkili bir tekniktir. Özellikle kılcal damar varisleri (telenjiektazi) ve estetik görünüm açısından rahatsız edici ince damarlar için geliştirilmiştir.

Nasıl Çalışır?

CLACS tedavisi, üç farklı yöntemi aynı anda kullanır:

  1. Lazer uygulaması: Cilt yüzeyinden uygulanan özel bir lazer cihazı ile damarlar hedeflenir. Lazer ışığı, damar içindeki kanı ısıtarak damarın daralmasını sağlar.
  2. Soğuk hava (kriyo): İşlem sırasında -20°C’ye kadar soğuk hava üflenir. Bu, hem ağrıyı azaltır hem de cildin korunmasını sağlar.
  3. Skleroterapi: Lazerle daraltılan damara ardından sklerozan madde (ilaç) enjekte edilir. Bu madde damarın tamamen kapanmasına neden olur.

Bu üçlü kombinasyon, tedavinin etkinliğini artırırken hasta konforunu da maksimize eder.

2- Skleroterapi

Skleroterapi, varisli damara sklerozan madde adı verilen özel bir ilaç enjekte edilerek damarın kapatılmasını sağlayan bir tedavi tekniğidir. Bu ilaç damarın iç yüzeyini tahrip eder, damar büzülür ve zamanla tamamen kapanarak yok olur. Kapalı damar vücut tarafından emilir ve görünmez hale gelir.

Hangi Varislerde Uygulanır?

  • Kılcal damar varisleri (telenjiektazi)
  • Orta çaplı yüzeysel varisler
  • Lazer veya cerrahiden önce ya da sonra destekleyici olarak

Geniş ve derin varislerde ise daha gelişmiş tedavi yöntemleri (örneğin köpük skleroterapisi, lazer, RF) tercih edilir.

Skleroterapi Nasıl Uygulanır?

İşlem oldukça basit ve hızlıdır:

  1. İnce bir iğne yardımıyla varisli damara ilaç enjekte edilir.
  2. Damar hemen beyazlaşır, ardından kapanır.
  3. Uygulama genellikle 15–30 dakika sürer.
  4. İşlem sonrası varis çorabı giyilir ve hasta günlük yaşamına dönebilir.

Skleroterapi Sonrası Ne Olur?

Tedavi edilen damarda kan akışı durur. Vücut, artık işlev görmeyen bu damarı zamanla parçalayarak yok eder. Bu süreç birkaç hafta sürebilir. Varislerin tamamen kaybolması genellikle 2–3 hafta içinde gerçekleşir.

Avantajları Nelerdir?

  • Ameliyat gerekmez
  • Ağrısızdır veya sadece hafif batma hissi olur
  • İyileşme süresi çok kısadır
  • İz bırakmaz
  • Günlük yaşama hemen dönüş sağlanır

Bu avantajlar, skleroterapiyi yoğun iş temposuna sahip bireyler için ideal hale getirir.

3- Lazer Tedavisi

Bu yöntemde varisli damarın içine ince bir lazer kateteri yerleştirilir. Kateterden damar boyunca verilen lazer ışını, damar duvarını ısıtarak büzüştürür ve damarı kapatır. Kapanan damar zamanla vücut tarafından yok edilir. Kan ise sağlıklı damarlardan akmaya devam eder.

Nasıl Uygulanır?

  • İşlem öncesi renkli Doppler ultrason ile varisli damarlar tespit edilir.
  • Lokal anestezi altında, damara ince bir kateter yerleştirilir.
  • Kateter aracılığıyla lazer enerjisi verilir.
  • Damarın kapanması sağlandıktan sonra bölgeye bandaj uygulanır.
  • İşlem yaklaşık 30–45 dakika sürer. Hasta aynı gün evine dönebilir.

Avantajları Nelerdir?

  • Ameliyat gerekmez
  • Lokal anestezi ile yapılır
  • İyileşme süresi çok kısadır
  • Ciltte kesi veya iz bırakmaz
  • Ağrısız ya da çok az rahatsızlık hissi olur
  • Günlük yaşama hemen dönüş yapılabilir

Bu özellikleri sayesinde lazerle varis tedavisi, hem estetik hem de fonksiyonel olarak son derece avantajlıdır.

Kimler İçin Uygundur?

Lazer tedavisi özellikle şu durumlarda önerilir:

  • Büyük ve yüzeyel toplardamar varisleri
  • Safen ven yetmezliği olan hastalar
  • Ameliyat olmak istemeyen veya risk taşıyan kişiler
  • Lazer tedavisine uygun damar yapısına sahip olanlar

Ancak çok kıvrımlı damarlar ya da tamamen tıkanmış damarlarda lazer uygulaması uygun olmayabilir.

Tedavi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Varis çorabı kullanımı zorunludur (genellikle 1–2 hafta).
  • İlk birkaç gün sıcak duş, sauna ve ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır.
  • Hafif yürüyüşler önerilir, çünkü dolaşımı destekler.
  • İşlemden sonraki gün işe dönüş mümkündür.

Tedavi sonrası süreç oldukça rahattır, ancak doktor kontrolleri ihmal edilmemelidir.

varis tedavisi

4- Radyo Frekans (RF) Yöntemi

Radyofrekans (RF) ile varis tedavisi, varisli damarların içeriden ısı ile kapatılmasını sağlayan, minimal invaziv, yani ameliyatsız bir tedavi yöntemidir. Bu teknikte damar içine ince bir kateter yerleştirilir ve yüksek frekanslı radyo dalgaları gönderilerek damar duvarı ısıtılır. Isıya maruz kalan damar büzüşür ve kapanır.

Bu işlem sonrası kapanan damar zamanla vücut tarafından emilir ve görünmez hale gelir. Kan ise sağlıklı damarlardan akmaya devam eder.

Nasıl Uygulanır?

  1. Hazırlık: İşlem genellikle lokal anestezi ile yapılır. Yani hasta tamamen uyutulmaz, sadece işlem yapılacak bölge uyuşturulur.
  2. Kateter Yerleştirme: Varisli damarın içine ultrason eşliğinde bir kateter (ince bir borucuk) yerleştirilir.
  3. Isıtma: Kateterden verilen radyofrekans enerjisi ile damar ısıtılır ve kapatılır.
  4. Tamamlama: İşlem tamamlandıktan sonra bölgeye bandaj veya varis çorabı uygulanır.

Tüm işlem ortalama 30–45 dakika sürer. Hasta aynı gün taburcu edilir ve kısa sürede normal hayatına dönebilir.

Radyofrekans Varis Tedavisinin Avantajları

  • Ameliyat gerektirmez
  • Genellikle ağrısızdır
  • İz bırakmaz
  • Hızlı iyileşme süreci sunar
  • Hastanede yatış gerekmez
  • Günlük yaşama çabuk dönüş sağlanır

Bu avantajları sayesinde RF tedavisi, özellikle yoğun iş temposu olan kişiler için ideal bir seçenektir.

5- Köpük Skleroterapisi

Köpük tedavisi, varisli damara özel bir ilacın hava ile karıştırılarak köpük formuna getirilip enjekte edilmesiyle uygulanan bir varis tedavisi yöntemidir. Bu köpük, damarın iç çeperine yapışarak damar duvarını tahrip eder. Sonuç olarak damar kapanır ve vücut tarafından zamanla emilerek yok edilir.

Nasıl Uygulanır?

İşlem oldukça basittir ve genellikle 15–30 dakika içinde tamamlanır:

  1. Özel sklerozan ilaç, hava ile karıştırılarak köpük haline getirilir.
  2. Ultrason eşliğinde, köpük varisli damarın içine ince bir iğneyle enjekte edilir.
  3. Köpük, damarın içini kaplayarak damar boyunca yayılır ve damarın kapanmasını sağlar.
  4. İşlem sonrası varis çorabı giydirilir ve hasta evine gönderilir.

Avantajları Nelerdir?

  • Ameliyat gerekmez
  • İz bırakmaz ve dikiş kullanılmaz
  • Ağrısız veya çok hafif rahatsızlıkla geçer
  • Hastaneye yatış gerekmez
  • Günlük yaşama hemen dönüş sağlanır

Bu avantajlar sayesinde köpük skleroterapisi, özellikle zamanı kısıtlı ve aktif çalışan bireyler için idealdir.

Kimler İçin Uygundur?

Köpük skleroterapisi, özellikle aşağıdaki durumlar için uygundur:

  • •Büyük, belirgin yüzeyel varisler
  • •Daha önce ameliyat olmuş ancak yeniden varis oluşmuş hastalar
  • •Lazer veya RF yöntemine uygun olmayan damar yapısına sahip kişiler

6- Miniflebektomi

Miniflebektomi, yüzeyel varislerin tedavisinde uygulanan, minimal invaziv yani küçük girişimsel bir cerrahi yöntemdir. Gözle görülür, kabarık, kıvrımlı varislerin doğrudan cilt üzerinden çıkarılmasını sağlar. Genellikle lazer veya radyofrekans gibi yöntemlerle birlikte uygulanır.

Miniflebektomi Nasıl Uygulanır?

Bu yöntemde, varisli damarların üzerine 1-2 mm’lik küçük kesiler yapılır. Bu kesilerden özel cerrahi aletlerle varisli damarlar dışarı alınır ve çıkarılır. İşlem sırasında lokal anestezi uygulanır, hasta ağrı hissetmez.

Hangi Durumlarda Tercih Edilir?

Miniflebektomi genellikle şu durumlarda tercih edilir:

  • Gözle görülür, cilt yüzeyine yakın varislerde
  • Lazer veya RF ile kapatılması mümkün olmayan kıvrımlı damarlarda
  • Estetik kaygısı yüksek hastalarda
  • Tek seansta belirgin varisleri temizlemek isteyenlerde

Avantajları Nelerdir?

  • Ameliyatsız gibi yapılır, kesi çok küçüktür
  • İz bırakmaz veya çok minimal iz kalır
  • Aynı gün taburcu olunur
  • Yüzeyel ve estetik varislerde etkili sonuç verir
  • Damar doğrudan çıkarıldığı için tekrarlama ihtimali düşüktür

İyileşme Süreci Nasıldır?

Miniflebektomi sonrası hasta birkaç gün içinde normal yaşantısına dönebilir. Hafif morarma ve sertlik görülebilir, ancak bunlar geçicidir. Varis çorabı kullanımı ve kısa süreli istirahat önerilir. İşlem sonrası ciltte dikiş gerekmez, kesiler kendiliğinden iyileşir.

Miniflebektomi Kalıcı Bir Çözüm mü?

Evet. Çıkarılan damarlar bir daha oluşmaz. Ancak zamanla başka damarlarda varis gelişme riski olabilir. Bu nedenle yaşam tarzı değişiklikleri ve kontroller önemlidir.

7- Cerrahi Müdahale

Varis hastalığında günümüzde çoğunlukla ameliyatsız yöntemler tercih edilse de, bazı durumlarda cerrahi müdahale hala geçerliliğini koruyan bir tedavi seçeneğidir. Özellikle ileri evre varislerde cerrahi, kalıcı ve etkili bir çözüm sunabilir.

Ne Zaman Gerekir?

Cerrahi varis tedavisi genellikle şu durumlarda gündeme gelir:

  • •Varisli damarların çapı çok genişse
  • •Yüzeysel venöz yetmezlik ileri düzeydeyse
  • •Lazer, RF ya da skleroterapi gibi yöntemlerin yetersiz kaldığı durumlarda
  • •Varise bağlı olarak ciltte yara (ülser), renk değişikliği veya kanama varsa

Bu tür şikâyetlerde cerrahi müdahale, tedavi başarısını artırır ve komplikasyonları önler.

Hangi Cerrahi Yöntemler Uygulanır?

Cerrahi varis tedavisinde birden fazla teknik kullanılabilir. Hastanın damar yapısına ve varisin evresine göre uygun yöntem seçilir:

Stripping (Damar Çekme Ameliyatı)

Bu klasik yöntemde, ana yüzeyel toplardamar (genellikle safen veni) bacak boyunca çıkarılır. Damar, kasık bölgesinden girilip ayak bileğine kadar bir tel yardımıyla çekilerek çıkarılır.

Mini Flebektomi (Mikrocerrahi)

Belirgin varisli damarlar küçük cilt kesileriyle tek tek çıkarılır. Bu yöntemde iz çok az kalır. Genellikle stripping ile birlikte uygulanır.

Ambulatuvar Flebektomi

Ayakta yapılan, lokal anestezi ile uygulanan bir mikrocerrahi işlemdir. Özellikle belirgin ve yüzeyel varislerde tercih edilir.

Varis Tedavisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Tedavi sonrası iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Hastalar çoğu zaman aynı gün evlerine dönebilir. Ancak bazı noktalara dikkat edilmesi gerekir:

  • Varis çorabı düzenli olarak kullanılmalıdır.
  • İlk günlerde ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır.
  • Uzun süre ayakta kalınmamalıdır.
  • Bol su içilmeli ve yürüyüş gibi hafif aktiviteler yapılmalıdır.

Varis Oluşumunu Önlemek Mümkün mü?

Tamamen önlemek mümkün olmasa da riskleri azaltmak için bazı adımlar atabilirsiniz:

  • Günlük yürüyüş ve egzersiz yapın.
  • Uzun süre aynı pozisyonda kalmayın.
  • Ayakta durmanız gerekiyorsa arada bacaklarınızı hareket ettirin.
  • Aşırı kilodan kaçının.
  • Lifli besinler tüketin.
  • Sigara ve alkolden uzak durun.

Bu alışkanlıklar, hem tedavi sonrasındaki süreci destekler hem de yeni varis oluşumunun önüne geçer.

Varis, sadece kozmetik bir sorun değildir. Zamanla yaşam kalitesini düşürebilir ve ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. Neyse ki, modern varis tedavi yöntemleri sayesinde bu sorundan kalıcı olarak kurtulmak mümkün. İlk adım olarak bir damar cerrahına ya da kalp damar hastalıkları uzmanına danışmanız yeterli. Ertelemeyin, sağlıklı bacaklara giden yolda ilk adımı bugün atın.

Sıkça Sorulan Sorular

Varis tedavisi ağrılı mıdır?

Hayır, günümüzde kullanılan lazer, radyofrekans ve skleroterapi gibi yöntemler lokal anestezi ile uygulanır ve genellikle ağrısızdır. Sadece hafif bir rahatsızlık hissedilebilir.

Varis tedavisinden sonra tekrar varis oluşur mu?

Tedavi edilen damarda tekrar varis oluşmaz. Ancak yaşam tarzına ve genetik yatkınlığa bağlı olarak başka damarlarda yeni varisler gelişebilir. Bu nedenle tedavi sonrası bakım önemlidir.

Varis tedavisi kaç seans sürer?

Uygulanan yönteme göre değişir. Skleroterapi gibi işlemler genellikle birkaç seansta tamamlanırken, lazer veya RF tedavisi çoğu zaman tek seansta sonuç verir.

Hamilelikte varis tedavisi yapılabilir mi?

Hamilelik döneminde genellikle aktif tedavi önerilmez. Ancak destekleyici önlemler (varis çorabı kullanımı, bacakları yukarı kaldırma gibi) alınabilir. Tedavi genellikle doğum sonrasına bırakılır.

Varis tedavisi SGK tarafından karşılanır mı?

Eğer varis sağlık problemi yaratıyorsa (ağrı, ödem, ülser vs.), devlet hastanelerinde ve SGK anlaşmalı özel hastanelerde tedavi kısmen veya tamamen karşılanabilir. Estetik amaçlı tedaviler genellikle SGK kapsamı dışındadır.